28 Eylül 2009 Pazartesi

Tam takım tutmayı bırakmışken…

Bilinçli olarak veya isteyerek takım tutmaya başlamadım.. 4 veya 5 yaşlarındaydım babam bir gün “Sana hangi takımı tuttuğun sorulursa Fenerbahçeliyim diyeceksin” dedi ve o gün bugündür sarı kanarya taraftarıyım..

Bilinçlenmeye başladığım zamanlarda hep şampiyon olurduk.. Eskilerden Selçuk’u, İlyas’ı, Müjdat’ı, kaleci Schumacher’i hatırlıyorum çok net..Sonra Rıdvan, Aykut, Oğuz troykasını.. O zamanlar Galatasaray dahil çok az takım şampiyon olurdu Fenerbahçe yerine..

Sonra bir Galatasaray fırtınası esmeye başladı..Üst üste şampiyon oldular,Avrupa’da bizi avaz avaz bağırttılar, Uefa kupasını ve süper kupayı kazandılar..Sizi bilmem ama bir Fenerbahçeli olarak ve Fenerbahçe dışında takım tutmanın pek mümkünatı olmayan Caddebostan yerlisi biri olarak ben o gece camdan avaz avaz “Cimbom bom” diye bağırmıştım..Yani ölesiye fanatik olmadım hiçbir zaman…Kazananı alkışlamayı bildim..

Son bir kaç yıldır artık Fenerbahçeliyim demeye utanır olduğumu farkettim..Bunun sebebi ite kaka şampiyon olmamız değil tabiki..“Yensen yenilsen kalbim hep senle” nakaratı benim için şarkı sözü değil,yaşam şeklidir tuttuğum takım söz konusu olunca.. Ama bir güç sanki Fenerbahçe’mden soğutmaya çalışıyor beni, koparmak istiyor..

Geçen yılki “ezeli” rakiplerimizden Galatasaray ile oynadığımız maçı,doğma-büyüme Galataraylı olan eşim ile birlikte izledik.Malum maç derbi.Tüm oyuncular gergin, hakemler gergin,seyiriciler,başkanlar gergin..O gerginlikten de yüksek miktarda bir elektrik çıktı zaten hepiniz biliyorsunuz..O maç günlerce konuşulmuştu. Golleri veya pozisyonları ile değilde kavgalarıyla..O kavgayı çok net hatırlıyorum..Bir Fenerli olarak,Galatasaraylı eşimin kucağına uzanmış,dehşet içinde izliyordum, hepsi Türk olan ve Milli takımda beraber ter döken oyuncuları..Ne yalan söyliyeyim, uzak bir ihtimal dahi olsa Fenerbahçe’nin şampiyon olmamasını istemiştim çünkü bunu haketmediğini düşünmüştüm..

Bu senede değişen pek bir şey yok..Asla ilk 11’ini sayamayacağım, adeta Brezilya milli takımı olan yine agresif, yine gergin, yine ona buna sataşan bir takım.. Birde Galatasaray’a bakıyorum..Sanki geçen yılki takım küme düşmüş, yerine yepyeni bir takım gelmiş 1. Lige.. Efendi, saygılı ve en azından yarısından fazlası Türk olan bir takım..

“Tamam”dedim geçenlerde..“Takım tutmuyorum artık.. Nezaman Fenerbahçe toparlanır,efendi efendi oynar o zaman..” Durumu hemen lehine çevirmek isteyen Galatasaraylı eşim, sağ duyudan girip, kibarlıktan çıkarak kulağıma su kaçırmaya başladı “Sana Galatasaray yakışır” diye.. Ses çıkarmadım… Mor formalarıda gayet güzel hani…


Dün Galatasaray berabere kaldı..Son 5 dakikayı dua ederek geçirdim..Neden mi? Yenemesin diye..Ben takım tutmayı bırakmayı düşünsemde, bazı şeyler hiç değişmiyor ve değişmeyecekte galiba..



Görüş ve önerileriniz için;
havadansudanyazilar@gmail.com